Kayserili Dulkadirli Şehzadesi: Hakan Türker DULKADİROĞLU

Hakan Türker Dulkadiroğlu
Kahramanmaraş’taki Uluslararası Dulkadirli Sempozyumunda misafirler de önem arz ediyordu. Özellikle Sultan Abdülhamit Han’ın torunu Abdülhamit Kayıhan Osmanoğlu ile Dulkadirli Beylerinden Davut Bey’in torunlarından Hakan Türker Dulkadiroğlu, gittikleri her yerde büyük ilgi gördüler. İnsanlar iki şehzade ile fotoğraf çekinmek için adeta yarıştılar. Hakan Türker Dulkadiroğlu, sempozyuma bir bildiri ile katıldı. Bildiri konusu da kendisi ve aile hakkındaydı: “Kayseri’de Dulkadiroğlu Hanedanı Mensupları” idi.
 Kayseri’de Dulkadirlilere ait son hatıralar 16. Yüzyılın sonlarında Kayseri’de sancakbeyliği yapan Davud Bey’e aittir.  Osmanlıların isteği ile Maraş ve çevresinden uzak tutulan Dulkadirli hanedan ailesinin yurdun değişik yerlerine sancak beyleri olarak görevlendirildikleri biliniyor. Çorum Sancak Bey’i Cafer Bey’in oğlu olan Dulkadirli Davud Bey, 1591-1593 yıllarında Kayseri sancakbeyi olarak gösterilmektedir.  Maraş’a dönüşünün hayal olduğunu anlayan Davud Bey, kendi nesliyle birlikte Zamantı bölgesine gelir ve burada yerleşir. Zamantı bölgesi kendisine has olarak verilmiştir ve bu bölgede Gülveren (eski adı Güllüviran) köyüne yerleşir. Güzelsu (Harsa), Girveli  ve Bel köylerinde de akrabaları vardır. Dulkadirlilerin Zamantı’daki son hanedanları bugün Davutlular (Davut Oğulları), Isbalar (Sipahiler) ve Alaybeyler adını taşıyan ailelerdir.
DULKADİRLİ ŞEHZADESİNİ SİZE BİR HATIRLATAYIM MI?

Bir zamanlar Kayseri’de gazetelerde yayınlanan bir ve “Satılık Medrese” başlıklı bir duyuru vardı. Bu ilan, ulusal gazetelere dahi haber olmuştu. Çünkü, satılık medrese ifadesi insanların bugüne kadar rastlamadığı bir ilandı. Peki, haber doğru muydu? Evet doğruydu. Dulkadirli Beylerinden Nasıreddin Mehmed Bey’in Kayseri’nin kalbine inşa ettirdiği “Hatuniye Medresesi” nasıl olmuşsa olmuş, cumhuriyet yıllarında vakıf malı olmaktan çıkmış ve şahıslara satılmıştı. Medreseyi devletten satın alan şahıs da rahatlıkla bir başkasına satmıştı ve satın alan kişi de medreseyi dükkan olarak işletiyordu. Sonra ne olduysa olmuş, işleri iyi gitmeyince medreseyi satışa çıkarmıştı. İşte o vakit, Hakan Türker Dulkadiroğlu ortaya çıktı ve bu Dulkadirli vakıf eserinin amacına uygun kullanılması ve belediyeye ya da vakıflara geçmesi için uğraş verdi ama başarılı olamadı. Çünkü, tarihi eser, şahısların tapulu malı olmuştu.
2008 YILINDA GÜLVEREN KÖYÜNDE DULKADİRLİ ŞENLİĞİ DÜZENLEDİ
 Hakan Türker Dulkadiroğlu, Türkiye’deki Dulkadirlileri bir araya getiren kişi oldu. Ülkenin değişik yerlerinde yapılan bütün Dulkadirli Şenliklerinin tertipleyicisi olduğu gibi, Dulkadirlileri birleştiren ve onları ateşleyen kişi oldu. 2008 yılında kendi köyünde (Tomarza’nın Gülveren köyü), yine Dulkadirlileri bir araya getirdi. Buradaki programa onur konuğu olarak Prof.Dr. Refet Yinanç’ı davet etmişti ve ona bütün Dulkadirliler adına plaket takdim ederek, kıymetli hocanın Dulkadirli Tarihine yaptığı büyük hizmeti öne çıkarmış ve minnet borcumuzu da bir nebze olsun ödemiş oldu.
KAHRAMANMARAŞ BELEDİYE BAŞKANINA DULKADİRLİ SANCAĞI HEDİYE ETTİ
Hakan Türker Dulkadiroğlu, Uluslararası Dulkadirli Sempozyumunun kapanışında Kahramanmaraş Belediye Başkanı Mustafa Poyraz’a “Dulkadirli sancağı” hediye etti. Kapanışta gerçekleşen bu sahne büyük alkış topladı.  Aslına bakarsanız Hakan Türker Dulkadiroğlu, biz yeni fark ettik ki, bizleri Dulkadirli’nin başkenti Kahramanmaraş’a gönülden bağladı.   Kahramanmaraş ve Elbistan’ın tarihi değerini elbette biliyorduk ama Hakan Türker Dulkadiroğlu, gerek Kayseri gerek Kırşehir gerekse diğer illerdeki Dulkadirlileri sempozyum vesilesi ile bir araya getirerek önemli bir işi gerçekleştirdi. Hepimiz, atalarımızın göç ettiği toprakları görünce, “kursak kavurgasını ister” misali, özlemle kavuştuk o mübarek topraklara. Aslında doğduğumuz topraklar (bizim için Kayseri) ne kadar azizse, Kahramanmaraş toprakları da bizim için o kadar azizdi. İnşallah yeniden kavuşmayı nasip eder.
Bütün bu çabalarından dolayı Hakan Türker Dulkadiroğlu’nu kutluyorum. Gerçekten hem Türk Milletine hem de onun güzide bir parçası olan Dulkadirli’ye büyük hizmette bulunuyorsun. Tebrikler Şehzadem.

Yorumlar

Adsız dedi ki…
Son derecece zengin tarihi ve kültürel hatıraların varolduğu İç Anadolu ve Torosların az bilinen yada unutulmuş bir çok güzelliğini ortaya çıkaran Burhanettin Bey'e çok teşekkür ederiz. Nice önemli hatıranın izini sürerek yeniden gün ışığına çıkaran bir kültür üstadı olan S.Burhanettin Akbaş belkide bu akımın öncüsüdür Türkiye'de. Tarihçilerin daima genel tarihimizi çalıştıkları bir dönemde burda Anadoluda var ve dahi diğer büyük hanedanlarda hatıraları ve yaşamları ile hala hayattalar diyebilen çok değerli bir gönül insanıdır S.Burhanettin Bey. Kadir kıynetini bilen iehir yöneticileri vefa ile anılırken kadir kıymetini bilemeyenler daima bu vefasızlıkları ile anılacaktır. Kendilerine Anadolunun asil aileleri olarak teşekkürlerimizi sunuyoruz. Allah sizden razı olsun yürekli, kültürlü bilgi ve vefa üstadı S.Burhaneddin Akbay Bey.