Aslında bu tür yazıları yazmayı sevmiyorum. Ama bıçak kemiğe dayanınca mecbur kalıp yazıyorum.
Kayseri Terminalinde bazı doğu firmalarına soyulmaktan bıktım.
Nasıl mı?
Bakın şöyle:
Kayseri Terminalinde bazı bürolar var ve buradan aldığınız biletlerde kesinlikle başınız ağrıyor. Bu bürolar, doğuya giden bazı firmalara bilet kesiyorlar.
En iyisi başından başlayalım:
Mevlana’daki Kent Turizm’in bürosundan Erzurum’a bir bilet aldık, bir hafta önce.
Firma adı Palandöken ve 23 Eylül 2010 Saat 23’te otobüsümüz kalkacak. Ne iyi, bindik arabaya yarım saat önceden vardık terminale.
Önceden telefonla konuştuğumuz bürodaki zevat:
-Ağabey, ek sefer düzenledik. Araba Kayseri’den kalkacak, yoldan gelmiyor, sizin için bu uygulamayı yaptık gibi ağız dolusu laflar konuşmuşlardı.
Şimdi bakıyoruz, peronda araba yok.
Saat 11 oldu, hâlâ peronda araba yok.
İçimdeki cızıltı sancıya dönüşüyor. Kayseri Terminalindeki büroya varıyorum. Oldukça pişkin iki adam umursamazca dinlerken biri diyor ki:
-Ağabey bileti ver bakayım.
Bileti uzatıyorum.
Bana verdiği Palandöken biletini hasır altı edip oradaki hazır biletlerden birini uzatıyor. Adam bilet bile yazmıyor. Sahtekarlar, biletleri bile önceden hazırlamışlar.
-Ağabey, sizin biletiniz budur.
Yeni bilete bakıyorum, neler olmuş biliyor musunuz?
Bizim Palandöken isimli firmamızın adı Ağrıdağı olmuş. Hareket saati de 23.00’ten 23.30’a çıkmış, peron 26’dan 32’ye yükselmiş. Ödediğimiz para ise 50 bin liradan 45 liraya düşmüş. (5 lirayı iade ettiklerini sanmayın) Güler misin ağlar mısın? Ve biletin üzerinde Kayseri İpek Şehirlerarası Otobüs İşl.Ak.Tur.San ve Tic.LTD ŞTİ Yeni terminal içi No:18 Kayseri yazıyor. Mimarsinan Vergi Dairesinden bir numara verilmiş.
Şimdi hikayenin ikinci perdesine geçiyorum:
El sihirbazlığı ile bizim ilk aldığımız Palandöken adına kesilmiş bileti yok edenler, yeni bir bileti önümüze sürünce, biz bu el hokkabazlığından rahatsız olup Terminal Müdürlüğüne ulaşıyoruz. Derdimizi anlatıyoruz.
Şöyle okkalı bir adam çıkıp geliyor:
-Bunların kaçıncı sahtekarlığı, dün de bir bayan bunlardan bilet almış, bağırdı çağırdı, ortada otobüs yok. Verin biletinizi de ben paranızı alayım.
O firmaya doğru gidedursun, ince sıradan, esmerce bir arkadaş bizi bilgilendirdi:
-Emin olun hiçbir yaptırım gücümüz yok, en iyisi siz Ulaştırma Bakanlığına şikayet edin?
-Kimi diye soruyorum.
-Firmayı, diyor.
-Hangi firmayı diyorum. Bileti Kent Turizm Bürosundan aldık onu mu? Üzerinde Palandöken yazıyordu, onu mu? El çabukluğu ile bileti değiştirdiler. Şimdi de bileti kesen firma Kayseri İpek, üzerinde de Ağrıdağı yazıyor. Hangisini şikayet edeceğiz?
-Emin olun elimiz kolumuz bağlı…
İyi, siz elinizi kolunuzu bağlayın bakalım. Bu arada terminal müdürü, sanırım gece müdürü imiş, o geliyor. Kumralca birisi:
-Biletinizi almışsınız, burada bekleyeceğinize otobüsünüzü terminalin peronunda bekleyin. Aracınız çevre yolda geliyor.
Bu numarayı daha önce de yaşamıştık. Aracınız çevre yolda geliyor diyorlar. Saat 23.30’u geçmiş ve biz peronda araç bekleyeceğiz, iyi mi? Terminal müdüründen bu lafı duyunca ben orada durur muyum? Hanımı ve çocuğu aldım, doğruca evin yolunu tutmalıyım.
Bizim biletin parasını alacak adam da eli boş olarak döndü, onda da yelkenler suya inmişti.
Ondan da biletimizi alıp gerisin geriye eve geldik.
Bu konularda yazı yazmayı sevmiyorum ama ben de bir vatandaşım.
Doğuya yaptığımız seferlerde neler yaşadık, hepsi buraya sığamayacak kadar çok.
Ama hiç olmazsa Kayseri Terminalinde ütmesinler bizi.
Hiç olmazsa şehrimizin ileri gelenleri el çabukluğu marifet kabilinden işlerle bizi dolandıranların önüne set çeksinler.
Bir Kayserili olarak kendi memleketimde gol yemekten artık sıkıldım.
Enayi konumuna düşmekten bunaldım.
Terminal müdürünün ve personelin olayı normalleştirmeleri daha da içimi acıttı.
Aklıma kötü kötü şeyler geldi.
Doğuya gitmeyelim mi, oradaki üniversitelerde çocuk okutmayalım mı?
Sonra Kayseri firmaları doğuya gitmiyorlar, bunu da bir türlü anlayamıyorum.
Kayseri firmaları doğuya sefer yapmasın, bizler Kayseri terminalinde ütülmeye devam edelim.
Allah’tan reva mıdır bu?
Yorumlar