Altı bin yıllık
tarihi bulunan Kayseri, birçok
medeniyete beşiklik etmiştir. Selçuklular döneminden başlamak üzere,
Beylikler, Osmanlı ve nihayet Cumhuriyet döneminde de Kayseri,
zeki ve çalışkan insanları ile gözde şehirlerden biri olmuştur.
Milli
Mücadele yıllarında Atatürk ve silah arkadaşlarına maddi ve manevi her
türlü desteği veren Kayseri, modern manada gelişme ve kalkınmasını da Cumhuriyetle
birlikte başlatmıştır. Tıpkı Anadolu gibi... Cumhuriyetin ilk yıllarında Atatürk’ün sevgisi ve ilgisine
mazhar olan Kayseri’de kurulan Tayyare Fabrikası ile Sümer Bez Fabrikası bir süre sonra
özel sektörün peş peşe büyük işletmeler kurmasına vesile olacaktır. Atatürk’ün
aramızdan ayrılmasından sonra İsmet Paşa döneminde ise ülkenin içinde
bulunduğu ekonomik sıkıntılar ve 2. Dünya Savaşının neden olduğu olumsuzluklar
Kayseri’nin Atatürk’le başlayan
kalkınmasını adeta durdurmuştur.
Kayseri,
demokratik ve sınai manada kalkınma hamlesini 14 Mayıs 1950’den itibaren
yeniden başlatmıştır.
Türkiye’nin
çok partili döneme geçtiği 1946 yılından itibaren Kayserililer, Demokrat Parti’yi kuran Celal Bayar,
Adnan Menderes, Fuat Köprülü, Refik Koraltan ve arkadaşlarına yoğun
destek verdiler. Partinin kuruluşu ile birlikte Kayseri’de teşkilatlanması da
kısa sürede gerçekleşti. DP’nin kurucularından Refik Koraltan 20 Haziran 1946
tarihinde Kayseri’ye gelerek bazı isimlerle görüşme yaptı. Koraltan’ın Celal
Bayar’a verdiği rapor üzerine 23 Haziran 1946 tarihinde DP Kayseri Müteşebbis
Heyeti teşekkül etti. Bu heyet daha sonra arasından Ali Rıza Kılıçkale’yi ilk
il başkanı olarak görevlendirdi. Kayseri’nin efsane Belediye Başkanı Osman
Kavuncu da çıkarttığı “Doğruyol Gazetesi” ile hem CHP’nin
uygulamalarını eleştiriyor, hem de yeni kurulan DP’nin Merkez İlçe
Başkanlığı görevini yürütüyordu.
Kavuncu’nun “Doğruyol Gazetesi” DP’nin adeta resmi yayın organı idi.
14
Mayıs 1950 hem Türk Siyasi Tarihi, hem de Kayseri Tarihi açısından anlamlı ve
önemli bir gündür. Çok partili demokrasiye geçişimizin ve halkın hür iradesinin
iktidara yansımasının yıldönümüdür. CHP iktidarı döneminde “açık oy, gizli
tasnif”le yapılan seçimler, bu dönemle birlikte “gizli oy, açık tasnif”le
katılımcı demokrasinin gereği olarak uygulamaya konulmuştur.
14
Mayıs 1950 tarihinde yapılan seçimlerde Kayseri’den Suat Hayri Ürgüplü,
İsmail Berkok, Emin Develioğlu, Ali Rıza Kılıçkale, İbrahim Kirazoğlu, Mehmet
Özdemir, Yusuf Ziya Turgut, Fikri Apaydın ve Kamil Gündeş milletvekili
olarak TBMM’ye girdiler.
Bu
tarihten sonra Kayseri’nin yüzü güldü. “Yeter Söz Milletindir” diyerek
iktidara gelen Demokrat Parti Türkiye’yi ve Kayseri’yi, hem belediye hizmetleri
hem de hükümet çalışmaları ile imar etmeye başladı. Kayseri şehir merkezinde
1950’de 65 bin 448 olan nüfus,
1960’ta 102 bin 596’ya ulaştı. 1950 yılında 403 bin 861 olan il
nüfusunun % 25.25’i şehir merkezinde %
74.75’i ise kırsal alanda yaşarken 1960’da il nüfusu 480
bin 387’ye ulaştı. Şehirdeki nüfus oranı % 35.59’a, kırsal alandaki oran
ise % 66.42’e düştü. Bu da gösteriyor ki DP iktidarı ile birlikte şehir
merkezinde müthiş bir imar hareketi ve şehircilik hamlesi başlatıldı. Keza aynı
şekilde Adalet Partisi’nin iktidarda bulunduğu 1965-1971 yılları ile 1975-1980
arasındaki üç yıllık sürede Süleyman Demirel’in başbakanlığı döneminde
Kayseri, yıllardır çözüm bekleyen yatırımlarının önemli bir bölümünün temelini
atmış, bir kısmını ise hizmete sunmuştur.
SANAYİ
Demokrat
Partinin iktidara gelmesi ve müteşebbisin önünü açması ile birlikte bir yandan
devlet, diğer yandan da özel sektör yatırımları Kayseri’de boy göstermeye
başlamıştır.
Kayseri’de sanayiin temelini oluşturan Tayyare
ve Sümer Bez Fabrikalarından sonra DP iktidarı ile birlikte büyük oranda
faaliyet gösteren Birlik Mensucat Fabrikası 1954, Şeker Fabrikası
ve Sarıyıldız Un Fabrikası 1955, Orta Anadolu Mensucat Fabrikası
ise 1956 yılında işletmeye girmiştir.
1950-60
yılları arasında döküm tekniğinin hayli geliştiği Kayseri’de basınçlı tencere üreten dökümhaneler
çoğalmıştır. Demokrat Partinin iktidarda bulunduğu on yıllık süre zarfında
Kayseri’de faaliyet gösteren 42 işletmeden üçü kamuya aittir. Bunlar: Tayyare
Fabrikası, Sümer Bez Fabrikası ve Menderes’in temelini atıp kurdelesini kestiği
Şeker Fabrikasıdır.
Özel sektöre ait
39 fabrikadan 15’i gıda, 14’ü dokuma, 7’si metal eşya ve makine, 2’si
matbaacılık, biri de kauçuk üretimi konusunda faaliyet gösteriyordu. Bu
fabrikaların yapılmasında DP iktidarı müteşebbislere kredi dahil her konuda
yardımcı olmuştur.
Bugün
Türkiye’nin en gelişmiş Organize Sanayi Bölgelerinden biri olan Kayseri
1.OSB Adalet Partisi’nin, yani Demirel’in iktidarı döneminde 8 milyon
M2’lik bir alana kurulmuştur. Bugün sayıları 600’e yaklaşan fabrikaların
kuruluşunun yolu Demirel hükümetleri döneminde açılmıştır.
Aynı şekilde bugün altyapı
çalışmaları tamamlanma
aşamasına gelen İncesu
Organize Sanayi Bölgesi de DYP iktidarı döneminde Tansu Çiller’in
başbakanlığında onay almış ve kurulmuştur.
Özetle
Kayseri’de sanayileşme hamlesi Demokrat Parti, Adalet Partisi ve Doğru Yol
Partisinin iktidarı döneminde çok büyük gelişmeler kat etmiştir.
TARIM
Demokrat
Parti iktidarında köylünün, çiftçinin yüzü
gülmüştür.
Özellikle Kayseri Şeker Fabrikasının 1955 yılında üretime geçmesi ile birlikte
pancar ekim alanları artmış,
fabrika köylüyü pancar ekmeye
teşvik etmek için kredi vermiştir.
1967
yılında Demirel Hükümeti döneminde Yeşilhisar Akköy, 1968’de de Bünyan
Sarımsaklı Barajları hizmete sokularak sulu tarıma geçilmesinde büyük katkı
sağlamıştır. Yine bu süreçte yüzlerce km.lik su kanalları yapılarak çiftçinin
üretimi kat kat artırılmıştır.
Kayseri’nin
aradan geçen yaklaşık 30 yıllık zamana
rağmen
hala tamamlanamayan Develi Projesinin birinci merhalesini oluşturan Akköy ve Ağcaşar Barajları, Demirel
hükümetleri döneminde ya tamamlanmış, ya
da büyük mesafe kat etmiştir. Aradan geçen 25 yıla rağmen Develi 2.Merhale
Projesi bitirilememiştir. Haklı
olarak “Barajlar Kralı” unvanını alan Süleyman Demirel il genelinde çok
sayıda sulama göletinin yapımının yanı sıra geçtiğimiz yıl tamamlanan Bahçelik
Barajı ile halen inşaatı devam eden Sarıoğlan Barajı konusunda da
başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak büyük destek sağlamıştır. Aynı şekilde Yamula
Barajının başlamasında Çiller
Hükümetlerinin katkısı mevcuttur. DP-AP
ve DYP iktidarları döneminde köylüye yapılan yardım ve yatırımlarla tarımda
üretim % 40’ın üzerinde artırılmıştır.
DP’nin
iktidara geldiği 1950 yılında Kayseri’de traktör sayısı yalnızca 44 idi. Bu beş
yıllık sürede yani 1955 yılında 449’a çıkartılmıştır. Yani DP’nin iktidarda
olduğu ilk beş yılda traktör sayısı yüzde binden fazla artış göstermiştir. Bu
da tarımda modernizasyonun DP, AP ve DYP iktidarı ile gerçekleştirildiğinin
küçük bir göstergesidir. Bugün ise il genelindeki traktör sayısı 12 binin
üzerindedir. Sadece traktör değil, diğer tarım makineleri konusunda da
Türkiye’nin kalkınmasına sevdalı bu misyonun partilerinin iktidarı döneminde
çiftçiye çok büyük destek verilmiştir.
HAYVANCILIK
Tarım
sektörünün makineleşmesi ve sulu tarıma geçilmesi ile birlikte tarımsal
üretimde yaşanan artış, hayvancılığında gelişmesine büyük katkı vermiştir. DP
iktidarı döneminde açılan Şeker Fabrikası ile AP Hükümetlerinin 1965-1971
yıllarında hizmete sunduğu yem fabrikaları hayvancılığın gelişmesini
sağlamıştır.
Hayvancılığın
1950’den önce ilin toplam tarımsal
üretimindeki
payı % 15’lerde iken 1950-60 arasında bu rakam % 40’a çıkartılmış, AP’nin
iktidarda bulunduğu 1965-70 yıllarında ise % 45’e ulaşmıştır.
Hayvan
sayısı itibariyle Türkiye’nin gelişmesine
paralel
olarak kırsal alana her türlü destek sağlanmıştır. Hayvan sayısı konusunda bir
örnek verecek olursak 1950’de 158 bin olan kıl keçisi sayısı 1960’da 208 bine
ulaşırken daha sonraki yıllarda hayvancılığa gerekli ilgi gösterilmemesi
nedeniyle bu oran düşmüştür. Özellikle pastırma ve sucuk imalatı ile süt ve süt
ürünleri üretimi ise AP ve DYP Hükümetleri döneminde sağlanan destek ve açılan
çok sayıdaki küçük işletme ile 1950 öncesine oranla % 300 artış
kaydetmiştir.
TURİZM
Türkiye’nin
dışa açılımı ve tanıtımı DP iktidarı ile başlamış, özellikle Demirel
hükümetleri döneminde ise turizm değerlerimiz ciddi organizasyonlarla
tanıtılmıştır. Bugün durum itibariyle özelleştirilmesi gereken ancak yıllardır
özelleştirilemeyen Erciyes’teki tesislerin önemli bir
bölümü
AP iktidar? döneminde hizmete sunulmuştur.
Kayseri’nin önemli turizm değerlerinden biri
olan
Aladağlar, Çiller
Hükümeti döneminde “milli park” ilan
edilmiştir.
Sultan Sazlığı Tabiatı Koruma Alanı yine aynı dönemde “1.Derecede
Doğal Sit Alanı” olarak ilan edilmiştir.
ULAŞIM
VE HABERLEŞME
Tarihi
İpek Yolu üzerinde kurulan ve binlerce yıl önce dünyanın önemli ticaret
merkezlerinden biri olan Kayseri’de ulaşımın yeri ayrıdır. Osmanlı döneminden
başlayarak Cumhuriyetin ilk yıllarında demiryolu ağı ile bağlanan Kayseri
özellikle DP iktidarı ile birlikte karayolu konusunda da adeta çağ atlamıştır.
İlde yaklaşık 5
bin Km olan karayolu ağının % 70’lik kısmı DP, AP ve DYP Hükümetleri döneminde
açılmıştır.
Demokrat Parti iktidarı döneminde demiryollarının özellikle yük taşıma konusu
iyileştirilmiştir.1950 öncesinde
ortalama 20 bin tonu dahi bulmayan
demiryolu yük taşımacılığı 1954 yılında
giden 60 bin ton gelen ise 125 bin tonu bulmuştur. Gelen her yük sanayi
ve ticaretin gelişmesine katkı sağlamıştır.
Şehir
içerisindeki çevreyolu 1957 yılında tamamlanarak hizmete sokulmuştur.
Türk Hava Yolları, Kayseri İstasyon
Müdürlüğü 1957 yılında kurularak hizmete girmiştir.
Kayseri’nin
bugün en büyük sorunlarından biri havaalanının yetersizliğidir. Mevcut Kayseri
Havaalanı Çiller Hükümeti döneminde 1995 yılında 22336 sayılı Resmi
Gazete’de yayınlanan kararla uluslar arası statüye taşınmıştır. Bu statü
gereğince bugün yurtdışından charter seferleri düzenlenebilmekte, binlerce
gurbetçimiz çilesiz yurduna gelip gitmektedir.
Türkiye’nin
dört bir baştan telefon direkleri ile donatılması noktasında özellikle AP
iktidarları döneminde önemli başarılar sağlanmıştır. İlk otomatik telefon santrali 500’lük olarak
1953 yılında kurulmuştur. 1977 yılında Demirel Hükümeti döneminde
Kayseri’de yaklaşık 8 bine ulaştırılan
abone sayısı daha sonraki hükümetler döneminde artırılmıştır.
Elektrik
hizmetleri özellikle şehir merkezi ve çevresinde Demokrat Parti döneminde
yoğunlaşırken, kırsal alanda ise 1965-70 yılları ve 1975-80 sonrasında köylerin
% 80’ine yayılmış, 1983 itibarıyla Kayseri’de elektriksiz köy kalmamıştır.
SAĞLIK
Dünyanın
ilk Tıp Fakültesine sahip olan Kayseri’de sadece Kayseri Devlet Hastanesi 1943
yılında yapılmasına rağmen, hekim ve teçhizat yönünden donanımı 1950 DP
iktidarından sonradır. Göğüs Hastalıkları Hastanesi 1950, Verem
Dispanseri 1953, Deri ve Tenasül Hastalıkları Dispanseri 1958, Ana
Çocuk Sağlığı Merkezi 1958, SSK Hastanesi Develi Devlet Hastanesi ile İncesu,
Yeşilhisar, Yahyalı, Tomarza, Bünyan, Pınarbaşı, Sarız, Felahiye Merkezleri ile
Develi Verem Savaş Dispanseri Ana Çocuk Sağlığı Şubesi 1950-1972
yılları arasında yani ağırlıklı olarak 15 yılı DP ve AP iktidarlarının hüküm
sürdüğü yıllarda gelen sağlık hizmetleri arasındadır. Aynı sürede ildeki yatak
sayısı bin 330 iken özel sektöre ait 105 yataklı dört hastane mevcuttu.
Bunların tamamı DP misyonunun vatandaşa en iyi sağlık hizmeti anlayışının
sonucudur.
EĞİTİM
Cumhuriyet 8 yaşında iken ilde
okur-yazar oranı % 12.8 idi,1954 yılında DP’nin ilk iktidarı sonucunda bu oran
% 70’e yaklaşmıştır. Aynı yılda 106 okulda 667 öğretmen 38 bin öğrenciye
eğitim vermektedir. Kayseri İmam Hatip Okulu ilk kez DP iktidarı döneminde 1951
yılında eğitim-öğretime açılmıştır. DP iktidarında açılan ilkokul, ortaokul ve
genel liselerin yanı sıra teknik eğitime
özel önem verilmiş, 1955’te var olan bir
genel, 2 erkek teknik öğretim okulu bir kız teknik öğretim okulu bir ticaret
lisesi bu misyonun ürünüdür. DP ve AP iktidarları döneminde okulsuz köy
olmaması öncelikli hedef olarak alınmış, bu yönde çalışma yapılmıştır.
Erciyes
Üniversitesi halen 30’a varan fakülte, yüksek okul, enstitü ve araştırma
merkezi, 28 bin öğrencisi, 2 binin üzerinde öğretim elamanı İle Türkiye’nin
hızla büyüyen üniversitelerinden biridir.
Erciyes
Üniversitesinin nüvesi AP’nin
iktidarda bulunduğu 1969 yılında Demirel’in talimatı ile Hacettepe Üniversitesine bağlı Gehver Nesibe Tıp
Fakültesinin Kayseri’de kurulması ile atılmıştır. Yine Demirel Hükümeti
döneminde aynı üniversiteye bağlı olarak
Kayseri’ye bir İşletme Fakültesi’nin daha kurulmasını
sağlanmıştır. Bu iki fakülteye ilave olarak Kayseri Yüksek İslam Enstitüsü’nün
de katılması ile devrin Kayseri Milletvekillerinin verdiği önerge çerçevesinde
1978’de Kayseri Üniversitesi kuruldu. Bu üniversitenin adı daha sonra Erciyes
Üniversitesine dönüştürüldü. Erciyes Üniversitesinin arsası Adalet Partili
Belediye Başkanı Mehmet Çalık döneminde ücretsiz olarak üniversiteye tahsis
edilmiştir.
Erciyes
Üniversitesi bir dünya üniversitesi olma yolunda özellikle 1992’den sonra çok
büyük gelişmeler kat etmiş, Kayserili hayırseverler 60 milyon doların üzerinde
yardımla üniversite kampusu içerisinde onlarca bina ve tesis yaptırmıştır. Bu
hizmetler devrin rektörlerinin girişimi ve Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in
himayesinde gerçekleşmiştir.
AÇILAN DİĞER ÜNİTELER
Türkiye
Yardımseverler Şubesi (1952), Sümer Tıbbi Müstahsarat Laboratuarı (1952),
Kayseri Tabib Odası (1953), Sümerbank ve Emlak Kredi Ortaklığı (1953), Tomarza’nın ilçe olması (1953), Şekerbank ve Halkbank Kayseri Şubelerinin
açılışı (1954), Yahyalı’nın ilçe oluşu
(1954), İşçi Kredi Bankasının açılışı (1954), Kayseri Türk Kültür Derneğinin
Kuruluşu (1954), İş ve İşçi Bulma Kurumu
Kayseri Şubesi’nin açılışı (1954), Felahiye’nin ilçe oluşu (1957) Sarıoğlan’ın
ilçe oluşu (1960)... Bunlar DP döneminde yapılan hizmetlerin sadece bir
bölümüdür.
AP’nin iktidarı döneminde ise Özel
İdare Binasının yaptırılması (1965), Ticaret Borsasının kurulması (1965), Yüksek
İslam Enstitüsünün açılışı (1965), Şehir Tiyatrosunun açılışı
(1966), Kayseri Sanayi Odasının kuruluşu (1966), Kayserispor’un
kuruluşu (1966), Çocuk Bakım Yurdunun açılışı (1967), Kayseri Anadolu
Fuarının açılışı (1967), Merkez Bankası Kayseri Şubesi’nin Açılışı
(1968), Kayseri Yem Sanayii’nin Kurulması (1968), Türk Kanser
Araştırma ve Savaş Kurumu Kayseri Şubesi’nin Kuruluşu (1968), Kızılay binasının
açılışı (1968).
Yorumlar