Kayseri’nin Evliya Çelebi’si oldum

S.Burhanettin AKBAŞ - Yakup DELİÖMEROĞLU - Ali AKBAŞ
Erciyes TV’de Kitabistan programında geçen cumartesi (28.05.2011) günü Avrasya Yazarlar Birliği Başkanı Yakup Deliömeroğlu ve Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda Türk Dünyasında Yılın Edebiyatçısı Ali Akbaş’la beraberdik. Sohbet esnasında söz döndü dolaştı ve Evliya Çelebi’ye geldi. 2011 yılı Unesco tarafından  bütün dünyada Evliya Çelebi yılı ilan edilmişti.
Yakup Deliömeroğlu, Evliya Çelebi’nin 10 ciltlik bu devasa eseri, -ki dünyanın en büyük seyahatnamesidir-, 50 yılda yazdığına dikkat çekerek Evliya Çelebi’nin gezdiği coğrafyayı Avrasya Yazarlar Birliği olarak 50 yazara yazdırmayı planladıklarını söyledi. Evliya Çelebi’nin gezdiği coğrafya arasında şehrimiz Kayseri de bulunuyordu ve Yakup Deliömeroğlu, Kayseri’yi yazacak bir seyyah-ı fakih olarak bana Kayseri’nin Evliya Çelebi’si olmayı teklif etti. Ben de büyük bir memnuniyetle kabul ettim.
Şimdi düşünüyorum da 14 yıldır aslında Kayseri’de gezip gördüğüm yerleri yazıyorum. Erciyes TV için hazırladığım Bindallı, Kızılırmak Belgeseli, Yöre Yöre Kayseri, Şehitlerimiz, Erciyes’ten Rodoplara, Konak, Kitabistan, Yamula gibi programlarla ve belgesellerle önemli bir mesafe katettiğime inanıyorum. Aslında bu konuda tevazuya da gerek yok, Kayseri’yi en çok gezen ve en çok bilenlerden biri olduğumun farkındayım. O yüzden bugüne yazdıklarımı derhal toparlayıp yeni yazacaklarımla birlikte Kayseri’nin seyyah-ı fakih Evliya Çelebi’si olarak ortaya çok güzel bir eser çıkaracağım.


ÖNCE EVLİYA ÇELEBİ’Yİ TANIYALIM

Evliya Çelebi, 1611 yılında İstanbul Unkapanı'nda doğdu. Kültür ve Turizm Bakanlığının resmi internet sitesinde yer verilen bu bilgiye karşı bazı kaynaklarda onun, Kütahya'nın günümüzde Saray Mahallesi diye bilinen Zeryen Mahallesi'nde doğduğundan bahsediliyor.
Evliya Çelebi'nin ailesi, İstanbul'un fethinden sonra Kütahya'dan buraya gelip Unkapanı yöresine yerleşti. İlköğrenimini özel olarak gördükten sonra bir süre medresede okudu, babasından tezhip, hat ve nakış öğrendi, musikiyle ilgilendi. Kuran'ı ezberleyerek hafız oldu. Enderun'a alındı, dayısı Melek Ahmed Paşa'nın aracılığıyla Sultan 4. Murad'ın hizmetine girdi.

''SEYAHAT YA RESULALLAH...''
Evliya Çelebi'nin geziye karşı duyduğu ilgi, çocukken babası ve yakınlarından dinlediği öykü, söylence ve masallardan kaynaklanıyor.
Seyahatname'de geziye duyduğu ilgiyi anlatırken, 1630'da bir gece rüyasında Hazreti Muhammed'i gördüğünü, ''Şefaat ya Resulallah'' diyeceğine şaşırıp ''Seyahat ya Resulallah'' dediğini, bunun üzerine ona gönlünce gezme, uzak ülkeleri görme imkanı verildiğini ifade etti.
Bu rüya üzerine 1635'te önce İstanbul'un bütün yörelerini dolaşmaya, gördüklerini, duyduklarını yazmaya başladı. 1640'ta Bursa, İzmit ve Trabzon yörelerini gezdi, 1645'te Kırım'a Bahadır Giray'ın yanına gitti. Yakınlık kurduğu kimi devlet büyükleriyle uzak yolculuklara çıktı, savaşlara, mektup götürüp getirme göreviyle ulak olarak katıldı.
Yanya'nın alınmasıyla sonuçlanan savaşta, Yusuf Paşa'nın yanında görevli bulundu. 1646'da Erzurum Beylerbeyi Defterdarzade Mehmed Paşa'nın muhasibi oldu. Doğu illerini, Azerbaycan'ın, Gürcistan'ın kimi bölgelerini gezdi. Bir ara Revan Hanı'na mektup götürüp getirmekle görevlendirildi ve bundan dolayı Gümüşhane, Tortum yörelerini dolaştı. 1648'te İstanbul'a dönerek Mustafa Paşa ile Şam'a gitti, 3 yıl da o dolaylarda gezdi.
1651'den sonra Rumeli'yi dolaşmaya başladı, bir süre Sofya'da bulundu. 1667-1670 arasında Avusturya, Arnavutluk, Teselya, Kandiye, Gümülcine, Selanik bölgelerini gezdi. Kaynakların bildirdiğine göre, Evliya Çelebi'nin gezi süresi 50 yılı kapsıyor.
Mısır'dan dönerken ya da İstanbul'da 1682'de öldüğü sanılan Evliya Çelebi'nin kabrine ait herhangi bir bilgiye tarihi kaynaklarda yer verilmezken, kabrinin kayıp olduğu belirtiliyor.

50 YILLIK GEZİSİNİ 10 CİLTLİK SEYAHATNAME'DE TOPLADI
Evliya Çelebi, Seyahatname'sinde, gezdiği ülkelerin yeme içme alışkanlıkları, ekonomisi, giyim şekli, coğrafi durumu, dili, gelenek ve görenekleri hakkında ilginç bilgiler verdi. Gördüklerini ve gözlemlerini bu eserinde tarih ve yer belirterek yazdı.
Gerçekçi bir gözle izlediği olayları yalın ve duru, zaman zaman fantastik bir anlatımla halkın anlayacağı şekilde yazdı, halkın anlayacağı deyimleri fazlaca kullandı.
Ünlü seyyahın 10 ciltlik Seyahatname'si, bütün görmüş ve gezmiş olduğu memleketler hakkında oldukça önemli bilgiler içeriyor. Günümüzde unutulan Ankara civarında tiftik keçisi yününden sof elde edilişi, Mudurnu'da iğne yapımcılığı gibi yörelere özgü ekonomik faaliyetler hakkında bilgiler aktardı.
Türk kültür tarihi ve gezi edebiyatı bakımından önemli bir yere sahip olan Seyahatname'de, Anadolu'nun yanı sıra Kuzey Afrika, İran, Kafkaslar, Orta ve Kuzey Avrupa'dan bahsediliyor.

SEYAHATNAME'DE ANLATTIĞI MEMLEKETLER
Evliya Çelebi'nin çağının konuşma dilini kullandığı Seyahatname'nin birinci cildinde İstanbul ve civarı, ikinci cildinde 1640'te yaptığı Buca, Batum, Trabzon, Kafkasya, Girit, 1645'teki Erzurum, Azerbaycan, Gürcistan seferleri, üçüncü cildinde Şam, Suriye, Filistin, Urmiye, Sivas, El-Cezire, Ermenistan, Rumeli, Bulgaristan ve Dobruca, dördüncü cildinde Van, Tebriz, Bağdat, Basra gezisi yer alıyor.
Eserin beşinci cildi, Van, Basra seyahatinin sonuyla başlıyor ve Oçakov gezisi, Rakoçzi'ye karşı sefer, Rusya seferi, Anadolu asilerine karşı hareket, Çanakkale yolu ile Bursa'ya gidişi, Boğdan'a gidişi, Transilvanya seyahati, Bosna'ya gidişi, Dalmaçya seferi, Sofya'ya gidişinden oluşuyor.
Çelebi'nin Balkanlar ve Avrupa izlenimlerine yer verdiği altıncı ciltte, Transilvanya seferi, Arnavutluk gidişi ve İstanbul'a dönüşü, Macar seferi, Uyvar'ın kuşatılması, 40 bin Tatarla Avusturya, Almanya, Flemenk'e ve Baltık Denizi'ne kadar gitmesi, Uyvar'ın zaptı, Belgrad'a gidişi, Hersek'e gönderilmesi, Ragusa seyahati, Karadağ ve Kanije seferleriyle Hırvat memleketindeki gezileri bulunuyor.
Seyahatname'nin yedinci cildi, Avusturya, Kırım, Dağıstan, Deşt-i Kıpçak, Esterhan, sekizinci cildi Kırım, Girit, Selanik, Rumeli, dokuzuncu cildi Kütahya, Afyon, Manisa, İzmir, Sakız Adası, Kuşadası, Aydın, Tire, Denizli, Muğla, Bodrum, Ege Adaları, Isparta, Antalya, Alanya, Karaman, Silifke, Tarsus, Adana, Maraş, Antep, Kilis, Halep, Lazkiye, Şam, Beyrut, Sayda, Safed, Nablus, Kudüs, Medine, Mekke ve civarlarını kapsıyor.
Eser, Evliya Çelebi'nin son gezdiği memleket olan Mısır izlenimleriyle 10'uncu ciltte sona eriyor.

ÇELEBİ'NİN HAC YOLCULUĞU TARİHÇİLERE İLHAM KAYNAĞI OLDU
Evliya Çelebi'nin 339 yıl önce hac ibadetini gerçekleştirmek üzere çıktığı yolculuk, Kanada, ABD ve İngiltere'den tarihçilere ilham kaynağı oldu.

İskoçya'da bulunan Edinburg Üniversitesi öğretim üyesi ve Türk tarihi araştırmacısı Dr. Caroline Finkel, Seyahatname ile ilgili çalışmaları sırasında tanıştığı araştırmacılarla 21 Eylül 2009'da Yalova'nın Hersek köyünden uzun bir yolculuğa başladı.
Ünlü seyyahın 1671'de hacca gitmek için Yalova'dan başladığı yolculuğunda izlediği güzergahın ilk bölümünü atla geçen Dr. Finkel ile Edinburg Üniversitesinden Gerald MacLean, Exerter Üniversitesinden Prof. Dr. Donna Lanry, Kent Üniversitesinden Susan Wirth ve New York Der Spigel'de görevli Therese Tardif, seyahat sırasında bazı yerleşim birimlerinde mola vererek Türk kültürüyle ilgili bilgiler edinip belgesel program için çekim yaptı.
Marmara ve Ege bölgelerinde 40 günlük yolculukları süresince çadırlarda konaklayan ve Küresel Konumlama Sistemi (GPS) cihazından yararlanan grup, gelecek yıl Seyahatname'ye ışık tutacak bir kitap ve belgesel ortaya çıkarmak için hazırlıklarını sürdürüyor.

UNESCO, DOĞUMUNUN 400'ÜNCÜ YIL DÖNÜMÜNÜ UNUTMADI
UNESCO, ünlü gezgin Evliya Çelebi'nin 400'üncü doğum yılına rastlayan 2011'i, geçen yıl ekim ayında UNESCO ile ilişkilendirilen anma yıl dönümleri kapsamına dahil etti.
Dil, halk bilimi, sanat tarihi, topoğrafya, dinler tarihi, tasavvuf tarihi ve yerel tarih araştırmalarının en önemli kaynaklarından olan Seyahatname'siyle ünlü Evliya Çelebi, gelecek yıl anısına organize edilecek çeşitli etkinliklerle anılacak.
Öte yandan, Evliya Çelebi, Fransa'nın Strasbourg kentindeki Avrupa Konseyinde düzenlenen bir sergide, tarihe damga vuran 20 kişi arasında gösterildi.

Yorumlar