ŞİŞLİOĞLU AİLESİ


Cumartesi günkü Kitabistan programına Hayrullah Adnan Şişlioğlu katıldı. Biz kendisine Hayri Şişlioğlu diye hitap ettiğimiz için ben de böyle hitap edeceğim.
Hayri Şişlioğlu’nun 2008 yılında Laçin Yayınlarından çıkan bir kitabı var. Kitabın adı biraz uzun: “Tarihi Kayıtlar ve Belgeler Işığında Dedem Şişlinin Lütfi Efendi, Onun da Dedesi Şeyh Edebali Hazretleri. Nasıl Ulaştık. (Kayseri’deki Mülhak Vakıflar Gerçeği)”
Bir kitap adı için uygun olamayacak derece uzun bir ibare olmuş ama kitabın ardındaki mantığı bildiğim için bu uzunluğun üzerinde fazla durmak istemiyorum.
Hayri Şişlioğlu, kitabında örnek bir çalışma sergiliyor ve kendi aile kökleri ile ilgili belgeleri ve bilgileri ortaya koyuyor. Bu açıdan yapılan çalışma son derece önemli…
Şişlioğlu’nun kitabının bir tek satırı bile işe yarasa bunu kazanç kabul ederiz. Kitapta bir tek satır değil, üzerinde durulması gereken nice satırlar var.
ŞEYH TARLASINA YAPILAN DUVAR
Özellikle kitabın 23. sayfasında “Şeyh Tarlasına Boş Yere Yapılan Duvar” isimli bölüm Şişlizade Lütfi Efendi’yi tanımamız açısından önemlidir. Yakın tarihimize ışık tutacak önemli bir olaydır bana göre.
1. Dünya Savaşı yıllarıdır. Yokluk, kıtlık ve salgın hastalıklar kol gezmektedir. Hatta öyle bir şey şair olur ki Şişlinin Lütfi Efendi’yi sabahlara kadar uyutmaz. Bir leğen un için kocaları savaşa gitmiş olan eşraftan namus abidesi kadınlar bile kendini satmaya başladı, şeklindeki bir duyumdur Lütfi Efendiyi bu kadar rahatsız eden şey. Babası Şişlizade Hacı Mehmet Efendi vefat edeli üç yıl olmuştur ve Lütfi Efendi muazzam bir servetin üzerinde oturan 24 yaşında genç bir insandır.
Lütfi Efendi, şehre yakın olarak düşündüğü ve oldukça çorak olan Şeyh Tarlası isimli araziyi satın almış ve sonrasında da bir ilan vermiş. Şehirde kimin işe ihtiyacı varsa Şeyh Tarlasına gitsin, orada iş var şeklinde duyurular yapılır. Lütfi Efendi, zor durumdaki ailelere ekmek kazandırabilmek için Şeyh Tarlasına duvar çektirmeye başlamıştır. Lakin öyle bir duvardır ki bir türlü bitmek bilmez. Lütfi Efendi, sık sık gelir duvarı teftiş eder ve duvardaki eğriliklerden dolayı duvarı tekrar yıktırır ve duvarın yapımı uzar da uzar… Amaç burada bellidir. Servetinin büyük bir bölümünü yokluk ve kıtlık yıllarında Kayseri halkı için harcamıştır.
LÜTFİ EFENDİ İLE ATATÜRK’ÜN GÖRÜŞMESİ
Soyları Şeyh Edebali’ye ve oradan da Abdülkadir Geylani’ye kadar çıkan Şişlioğlu Ailesinden Şişlizade Abdurrahman Ağa’yı Atatürk’ün Kayseri’ye gelişinde Atatürk’ü karşılayanlar arasında ve toplantılarına katılan Kayseri eşrafından insanlar arasında görüyoruz.Şişlizade Lütfi Efendi ile Atatürk’ün görüştüğüne dair bir bilgiye sahip değildik. 19 Aralık 1919’da Hey’et-i Temsiliye üyeleri ile Kayseri’ye intikal eden Atatürk’ün gündüz görüşmeleri dışında Raşit Efendi Konağında Kayseri Eşrafından bazı kimselerle görüştüğünü biliyorduk. Kitabın 28. sayfasında “Lütfi Efendi’nin Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile Gizli Görüşmesi” adlı bir bölüm vardır.
Burada anlatıldığına göre, Şişlizade Lütfi Efendi, Milli Mücadele’ye destek vermek amacıyla Atatürk’e büyük miktarda nakit ve sarı lirayı teslim etmiştir. Bu hadiseden sonra da ailenin ekonomik durumu, ülkenin savaş yıllarındaki ekonomik bozukluğundan etkilenmiş ve güç duruma düşmüşlerdir. Daha sonraki yıllarda devletin Şişlioğlu Ailesinin durumuna katkı sağlamak için Ankara’daki bir işhanını aileye önerdiği ama Lütfi Efendi’nin mülkiyeti kendisine bırakılan bu işhanını da kabul etmediği anlaşılıyor.
Kitapta okunması gereken oldukça detay var. Ben sadece iki önemli olayı öne çıkardım. Geri kalanını meraklıları Hayrullah Adnan Şişlioğlu’ndan (Hayri Şişlioğlu) veya Laçin Yayınevinden kitabı temin ederek okuyabilirler.
S.Burhanettin AKBAŞ

Yorumlar