“Kayseri’nin muhterem ahalisine teşekkür ederiz”

Bu sözler Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e ait… 19 Aralık 1919’da Kayseri’yi ilk ziyaretlerinin sonunda Kayseri halkına veda ederken Atatürk, Kayseri halkına böyle seslenmiş. Sadeleştirilmiş tam metni aşağıda veriyorum. Buyurun, o tarihte Kayseri halkı hakkındaki duygularını öğrenelim:
“Anadolu'nun iktisadi hayatında sonsuz ve yüksek bir yeri olan Kayseri'nin Temsilciler Kurulu'na açtığı içtenlik ve dolu kardeşlik kucağı o kadar sıcak o kadar gönül okşayıcı oldu ki, saygıdeğer Kayserililere açık bir teşekkür ve minnet diliyle seslenmeyi gerekli gördük. Kadın, erkek, çocuk bütün ulus bireylerinin genel bir coşku ve kaynaşma ile gösterdiği sevgi ve içtenlik, Temsilciler Kurulu'nu oluşturan bizlerin kişiliğinde, bütünüyle her kalbin birleşmiş ve herkesin anlaşmış ve kaynaşmış olduğunu göstermesi bakımından çok değerli ve yüce niteliktedir. Kurul çevresinde, her yüzden ve her Türk'ten taşan sevgi ve içtenlik seli içinde, hayatını adamış olduğu çalışmaların ulusal amaçlara dayandığını görmekle mutlu; ülke bütünlüğünün tek amacı, ulusun ilk ve son kurtuluş çaresi olan bu birlikten umutlu oldu. Bu duygularla ulusal amaca, daha çok güçle ve dirençle yürümek için ulusun kesin karar ve inancına dayandığımızı sezinleyerek sevinç ve kıvanç duyduk.
Anadolu'nun yürekten gelen coşkusuyla, yolculuğumuzun ilk durağında, Kayseri'de karşılaştık. Bu karşılaşmanın bıraktığı saygı ve bağlılık anısını ve bizi duygulandıran kardeşlik ve içtenlik gösterilerinin doğurduğu gönül borcunu ömrümüz oldukça koruyacağız. Amacımıza sıkı bağlılığın yüreklerimizde uyandırdığı övünç duygularıyla yolculuğumuzu sürdürürken, arkamızda Anadolu'nun bütün yurtseverlik coşkusunu benliğinde toplamış zeki, güçlü, içtenlik dolu bir çalışma merkezi bulunduğunu düşünerek her zaman övünç duyacağız. Bu övünç duygularını bize verdiğinden dolayı Kayseri'nin saygıdeğer halkına teşekkürlerimizi açık olarak sunar ve amaca yönelik çalışmalarda her zaman yürekten bağlı kalarak veda ederiz.
21.12.1919
Kayseri
Anadolu ve Rumeli Müdafa- i
Hukuk Cemiyeti Heyet-i Temsiliyesi namına
MUSTAFA KEMAL”
Bence Kayseri halkı, bu sözleri çerçeveletip işine, dükkanına, bürosuna, evine asmalıdır.
19 Aralık 1919 Cuma günü Sivas’tan Kayseri’ye gelen Atatürk ve arkadaşlarını Kayseri halkı bağrına basmıştır. Atatürk’ü o soğuk kış günlerinde taaa Kayırhan’da (Kayseri’ye 20 km.dir) karşılayan Kayserili atlılar, Atatürk’e eşlik etmişlerdir. Çifte Kümbetlerden şehre kadar vakit akşam ve havanın çok soğuk olmasına aldırmadan Kayseri halkı yol boyunca Atatürk’ü karşılamış ve ona sevgi seli halinde bir karşılama yapmışlardır. Atatürk de arabasından inerek kendisini karşılayan Kayserililerin sıcaklığını daha da hissederek yürüyerek şehre gelmiştir. O zamanki Kayseri’yi düşünecek olursak, eski stadyumdan sonrası bostan ve tarlalardan oluşmaktaydı. Durum böyle olunca uzun bir yürüyüş olduğunu görmek lazımdır.
Bir de durumu şöyle değerlendirelim: Sivas Kongresinden sonra ilk uğrak yeri olan Kayseri’de, Atatürk ve arkadaşlarının halkın nabzını tutması açısından bu ziyaret oldukça önem taşıyordu. Atatürk’ün Kayseri halkına seslenirken ifade ettiği “Kadın, erkek, çocuk bütün ulus bireylerinin genel bir coşku ve kaynaşma ile gösterdiği sevgi ve içtenlik…” sözleri, Atatürk’ün Kayseri’de gördüğü ilginin bir tezahürü olmuştur. Atatürk’ü cirit oynayarak karşılayan Kayserililer, aslında Erzurum ve Sivas Kongrelerinden sonra Türk Milletinin içinden “milli bir lider”in yükseldiğini de bütün dünyaya göstermiş oldular. Ahmet Hilmi Güçlü’nün hatıralarında ifade ettiği şey şudur: Halk, oldukça coşkuludur ve sürekli “Yolunda ölmeye hazırız paşam” diyerek tezahürat yapmaktadır. Eski Atatürk Stadyumunun bulunduğu bölgeye gelince de deve kurban edilmiş. Talaslı Gazi Türkcan, anılarında bunu belirtiyor.
Emir Eri Ali Çavuş, Atatürk’ün Kayseri’ye geldiğinde halka kısa bir konuşma yaptığından da bahseder:
“Atatürk halka kısa ve heyecanlı bir konuşma yaptı. Halk coşmuştu. Atatürk’ün nutkuna bir ilkokul çocuğunun cevap vermesi hepimizin gözlerini yaşartmıştı. Mini mini çocuk:
Kan aksa can çıksa dönmeyeceğiz geri
Damarlarımızda taşıdığımız ecdat kanı
Allah hakkı için başaracağız bu işi
………..
şiiri ile sözlerini bitirdiği zaman Atatürk eğilerek çocuğu okşayıp öptü ve halkın duyacağı bir sesle:
-Biz bu işe Allah’ın yardımıyla başladık. İnşallah memleketimizi kurtararak yarının gençliği olan sizlere emanet edeceğiz, demişti.
Kayseri halkının ‘Yaşa, var ol!’ sesleri ve alkışları Atatürk gibi hepimizi memnun etmişti. Kayseri cenge hazırdı.”
Kayseri’nin cenge hazır olduğu gibi bir süre sonra ülke de cenge hazır olacaktır. Kayseri halkı gibi Anadolu halkı, aziz milletimiz, büyük bir çoğunlukla Atatürk’ün ve Milli Mücadelenin yanında olacaktır.
Ruhları şad olsun. Rabbim onları en güzel makamlara layık görsün.
S.Burhanettin AKBAŞ

Yorumlar