Yeşilhisar Erdemli (Efsanelerin tahrip ettiği bir güzellik)



Yeşilhisar’ın Erdemli köyüne ulaştığımızda köyün hemen yakınlarında güzel bir vadiye ulaşıyoruz. Yamaçlardaki kayalarda adeta bir şehir kurulu. Öğle enteresan pencereler var ki bu tarihi şehri anlamaya çalışıyorsunuz. Köylüler bize kaya kiliseleri gösteriyorlar. Kayaların içerisine oldukça güzel sütunlar oturtmuşlar. İçerde resimler kalmamış. Kiliseler hala koruma altına alınmadığı için vatandaşın biri kiliselerden birini ahır olarak kullanıyormuş. Vatandaşa kızma hakkımız yok ama bu işe bir el atılsa iyi olur. Çünkü, vatandaşlarımız bu yapıların değerini bilmeyebilir ama insanlığın ortak mirası olan bu yapıların emaneti şimdi bizlerdedir. Onlara gerekli değeri vermek ve onları korumak bizlerin görevidir. Erdemli köyünün eski muhtarı bizi saray denilen bir yere götürüyor. Burası eskiden heybetli bir yapı imiş, belli. Bu yarı yıkılmış haliyle bile etkili bir yer. Sarayın hemen arkasında uzunca ve kesik bir kaya yükseltisi var. Köylüler buraya “kudret kayası” diyorlar. Eski muhtar, sarayla ilgili bir anlatıyı dillendiriyor. Burası Kayseri’deki Rum kralının damadının sarayı imiş. Battal Gazi’nin Kayseri’yi fethedeceğini anlayan kral bütün servetini bu saraya, damadının yanına göndermiş. İşte böyle bir efsane uyduran halk, daha sonra kendi uydurduğu efsaneye inanmış olacak ki, bu yöreyi bir güzel tahrip etmişler. Bu yapılarda bir zamanlar çok güzel resimler varmış. Gömü avcıları, resimlerde bir işaret var zannıyla, insan ve hayvan resimlerinin gözünü, ağzını, kulağını tahrip ederek gerçek servetin bu resimler olduğunu düşünemeyip tahrip etmişler.
Aslında burada o kadar çok efsane ile karşılaşıyorsunuz ki, efsaneler zarar mı veriyor, yarar mı getiriyor belli değil. Köyün adını Battal Gazi’ye bağlayanlar var ve Battal Gazi’nin bu yöreyi fethederken “Ben bu köyü alamazsam bana da er demesinler” dediğini anlatıyorlar. Meğerse “Erdemesin” sözü buradan geliyormuş. Kendisi de bir efsane olan Arap komutanı Battal Gazi, keşke Türkçe bilseydi ama bilmiyordu. Köyün gerçekte adının Erdemesos gibi bir şey olması lazım. Büyük ihtimalle eski Anadolu halklarının diline dayanıyordu.
Köy aslında iki parçadan oluşmuş: İçeriköy ve Dışarıköy. Kayadan oyma evlerin ve kiliselerin bulunduğu bölgeye İçeriköy diyorlar. Bugünkü bildiğimiz köy alanı ise çok sonradan kurulmuş. Yani İçeriköy’deki insanlar zamanla dışarı çıkmışlar. İçeriköy, kendiliğinden bir korunak olduğu için insanların yüz yıllar boyu bu doğal korunakta yaşadıklarını tahmin etmek hiç de zor değil.
Şimdi yeniden Erdemli ile buluşma vakti geliyor. Kayseri’nin keşfedilmemiş ve çok hırpalanmış güzelliklerinden biri olan Erdemli’de 13 Temmuz’da WowTurkey fotoğrafçıları ile bir arada olacağız. Bakalım Erdemli bize bu kez ne sürprizler hazırlayacak?

Yorumlar

Adsız dedi ki…
To the author of this blog,I appreciate your effort in this topic.
Adsız dedi ki…
I like this blog. for real!


berto xxx