Kayseri Aşiretleri, Cemaatleri, Oymakları (1488-1650)

Prof.Dr.Yusuf Halaçoğlu, ülkemizde tanınan ve sevilen bir bilim adamıdır. Dünya çapında da şöhret bulmuş entelektüel bir kimsedir. Prof.Halaçoğlu, Osmanlı dönemi tarihçisidir, Osmanlı Devlet Teşkilatı ve sosyal konular üzerine kitapları bulunmaktadır. Osmanlı İmparatorluğunun iskan politikası ve aşiretler üzerine doktora çalışması yapmıştır. 1915 Ermeni olayları ile ilgili araştırmalarda Türkiye’de önde gelen bir isimdir. 1989-1992 yıllarında Devlet Arşivleri Genel Müdür Yardımcılığı ve Genel Müdür Vekilliği görevinde bulunmuştur. Son olarak ise 1993 ile 2008 yılları arasında Türk Tarih Kurumu Başkanlığı ile Gazi Üniversitesinde Stratejik Araştırmalar Müdürlüğü yapmıştır.
Prof.Dr.Halaçoğlu, 2009 yılında “Anadolu’da Aşiretler, Cemaatler ve Oymaklar, 1453-1650” isimli kitabı ile büyük ses getirmişti.
Bu çalışmada Halaçoğlu, ana hatları ile bugünkü Türkiye coğrafyasında bu tarihler arasında Osmanlı belgelerine dayanarak 41.209 cemaatin (oymak) bulunduğunu ve bunlardan 39.028’inin Türkmen, 264’ünün Kıpçak, 148’inin Moğol, 201’inin Arap, 1.542’sinin Kürt, 5’inin Kıbti, 3’ünün Ermeni, 2’sinin de Çingene olduğunu ortaya koymuştu.
Bu çalışmanın 2009 yılında ne tür bir ses getirdiğini hatırlayacaksınız, yakın zamanda basında yer alan hadiselerdir. Özellikle Kürt aşireti olarak bilinen birçok aşiretin Türkmen aşireti olduğunu, hangi boya mensup olduğunu gösterecek kadar net bir şekilde açıklamıştı. Geçen yıl Dadaloğlu Şenliklerine katılan Halaçoğlu, Anadolu Aşiretleri kitabının içinden Kayseri ile ilgili olanları ayıklayacağını ve ayrı bir kitap yapacağını ifade etmişti.
Elimde duran kitabı ilk aldığımda “Hoca, sözünü tutmuş” dedim içimden. Kitap, “Kayseri Aşiretleri, Cemaatleri, Oymakları (1488-1650” başlığını taşıyor. 171 büyük boy sayfaya sahip kitabın arkasında bir de renkli Kayseri haritası var. Bu haritada Oğuz boylarının Kayseri’ye dağılımı gösteriliyor. Kitap 2011 yılında Ankara’da Sarıyıldız Ofset’te basılmış.

Kitabın 17. Sayfasında Kayseri’de Yaşayan Türk Boyları diye bir tablo yer alıyor. Bu tabloda Kayseri’deki Türk Boyları şöyle gösterilmiş:
Alayuntlu Boyu (2 cemaat,35 hane, 175 kişi)
Avşar Boyu (547 cemaat, 13.858 hane, 69.290 kişi)
Barak boyu (14 cemaat,395 hane, 1975 kişi)
Bayat Boyu (21 cemaat, 314 hane, 1570 kişi)
Bayındır Boyu (51 cemaat, 1274 hane, 6.370 kişi)
Beğdili Boyu (49 cemaat, 1067 hane, 5.335 kişi)
Çavundur Boyu (1 cemaat, 22 hane, 110 kişi)
Çepni Boyu (5 cemaat, 72 hane, 360 kişi)
Çunkar Boyu (2 cemaat, 27 hane, 135 kişi)
Dodurga Boyu (2 cemaat, 64 hane, 320 kişi)
Döğer Boyu (8 cemaat, 139 hane, 695 kişi)
Eymür Boyu (64 cemaat, 2600 hane, 13.000 kişi)
İğdir Boyu (2 cemaat, 10 kişi)
Karkın Boyu (6 cemaat, 81 hane, 405 kişi)
Kayı  Boyu 13 cemaat, 385 hane, 1925 kişi)
Kınık Boyu (74 cemaat, 2264 hane, 11.320 kişi)
Kıpçak Boyu (9 cemaat, 582 hane, 2910 kişi)
Peçenek Boyu (7 cemaat, 423 hane, 2115 kişi)
Salur Boyu (28 cemaat, 1212 hane, 6.060 kişi)
Varsak Boyu (39 cemaat, 871 hane, 4.355 kişi)
Yazır Boyu (5 cemaat, 136 hane, 680 kişi)
Yıva Boyu (109 cemaat, 2655 hane, 13.275 kişi)
Yüreğir Boyu (7 cemaat, 203 hane, 1015 kişi)
Boyu Belli olmayanlar (87 cemaat, 1941 hane ve 9.705 kişi)

Bu rakamları nasıl değerlendirelim?
1.       Öncelikle bu sayıların sadece 1488-1650 yıllarını içine aldığını unutmamak lazım. Çünkü, 1650 yılından sonra da Anadolu’ya Türk göçü devam etti, bu unutulmamalıdır.
2.       Bu tabloda Kayseri’de 1488-1650 yıllarına ait 1.165 cemaat (oymak) tespit edilmiştir ve hane sayısı 31.270, Türkmenlerin nüfusunun toplamı 165.182’yi bulmaktadır ki ele alınan tarih göz önünde bulundurulduğunda bu rakam çok büyüktür. Kayseri’deki Türk yerleşimini gözler önüne serer.
3.       Bu tabloda görülüyor ki 1488-1650 yılları arasında Kayseri’de neredeyse Oğuz boylarının tamamına yakını mevcuttur. Mesela Karaevli boyu listede gözükmüyor ama daha sonraki yıllarda Karaevlilerin de Kayseri’de yerleşik hayata geçtiklerini göreceğiz. Mesela, Kaniş bölgesindeki Karahöyük köyünün asıl adının (Karaevli – Karev) olduğunu bilmemiz gibi.
4.       1488-1650 yıllarında Kayseri’de en büyük topluluk Avşarlara ait gözüküyor. 165.182 Türkmen nüfusunun 69.290’ı Avşarlara aittir. Halbuki, tarihte bilinen büyük Avşar iskanı (1830-1870) yıllarında idi. Demek ki  18. Yüzyılda bölgemize yerleşen ve daha ziyade Pınarbaşı, Sarız ve Tomarza’da iskana tabi tutulan Avşarların dışında 15. ve 17. Yüzyıllar arasında da Kayseri’de büyük Avşar topluluklarının varlığı tescillenmiş oluyor.
5.       Kayseri’de en büyük topluluk 69.290 nüfusla Avşarlar iken, Avşarları takip eden ve büyük nüfusa sahip boylar da şunlar olarak gözüküyor: Avşarlardan sonra her ikisinin de ayrı ayrı 13 binden fazla nüfusları ile Eymür ve Yıva boyları büyük nüfus oranlarına sahipler. Onları 11 bin civarı nüfusla Selçuklu’yu kuran boy olan Kınıklar ile altışar bin nüfuslu Bayındır, Salur, Beğdili ve Varsak boyları geliyor.
Kitabın 18. Ve 20. Sayfaları arasında Kayseri’de bulunan Yörük-Türkmen grupları bir tablo halinde gösterilmiştir. Bu tablo iyi incelendiğinde Kayseri’de çok büyük Yörük-Türkmen obalarının bulunduğunu göreceksiniz. Mesela:
244 cemaate sahip Yahyalı Yörükleri 8971 hanedir ve Kayseri’nin hemen hemen her bölgesine yerleşmiştir.
133 cemaatle (oymak) Danişmentli Türkmenleri, 3076 hane sayısıyla Kayseri bölgesindeki ikinci büyük topluluktur. Danişmentliler daha ziyade Bünyan, Talas, Tomarza ve İncesu bölgesinde gözüküyorlar.
125 cemaatle Köstere (Tomarza) Yörükleri Kayseri’deki üçüncü büyük topluluktur. Hane sayıları 2775’e ulaşmıştır ve bunlar da Kayseri merkez, Tomarza, Pınarbaşı, Talas, İncesu ilçeleri ile Kızılırmak boylarında yaşarlar.
90 cemaatle İslamlu Yörükleri dördüncü büyük topluluktur. Hane sayıları 1957’dir. Bunlar genellikle Kayseri’nin Ankara yolu istikametinde ve Kızılırmak boylarında, Kayseri şehir merkezinde ve Talas-Tomarza hattında otururlar. Özellikle Yemliha ve Himmetdede’den Kızılırmak vadisine kadar İslamluları görmek mümkündür.
Kayseri’deki beşinci büyük topluluk 57 cemaatle (oymak) Maraş Yörükleri gözüküyor. Hane sayıları 375 ve Pınarbaşı bölgesi ile Kızılırmak boylarındalar.
Karataş (İncesu) Yörükleri 25 cemaate (oymak) sahip olmalarına rağmen hane sayıları 1073’ü bulmaktadır. Karataş (İncesu) Yörükleri ile aynı bölgede olan İvaz Hacılı Yörüklerinin de 16 cemaaati ve 475 hane sayısı vardır. Yaşadıkları bölge Kayseri merkez ile Develi ve İncesu ilçeleridir.
Bu tabloyu şimdi sizlere tekrar sunalım. Kayseri’deki büyük Türkmen oymaklarının listesidir bu. Yani grup adını verebileceğimiz önemli topluluklardır bunlar:
1.       Ağcalu Yörükleri…….       Kayseri ve Bünyan
2.       Ardıç Yörükleri………        Kayseri ve Bünyan
3.       Boyacılı Yörükleri…..       Kayseri, Talas, Tomarza
4.       Bozatlı Yörükleri…….       Kayseri merkez
5.       Bozdoğan Yörükleri……. Kayseri ve Erciyes dağı civarı
6.       Bozulus Türkmenleri…   Kayseri
7.       Cemallü Kabilesi………..  Kayseri
8.       Çağa Yörükleri……………  Kayseri
9.       Çakırlı Yörükleri …… Kayseri, İncesu ve Kızılırmak Boyları
10.   Çiçekli Kabilesi………. Kayseri – Boğazlıyan arası
11.   Çöplü Yörükleri……    Kayseri ve İncesu
12.   Danişmentli Türkmenleri ….. Kayseri, Bünyan, Karakaya, Talas, Tomarza ve İncesu
13.   Develi Yörükleri ……… Kırk oymakla Develi bölgesindeler
14.   Döğerli Yörükleri ….. Kayseri merkez
15.   Dulkadirli Türkmenler …………… Kayseri, Pınarbaşı, Develi, Tomarza, Bünyan, İncesu
16.   Duraçlı Yörükleri ………… Kayseri, Talas, Tomarza
17.   Elaldı Yörükleri …… Develi
18.   Eylük Fakihli Yörükleri ……. Kayseri, Kızılırmak Boyları, Talas, Tomarza
19.   Garipşah Yörükleri …… Kayseri, İncesu, Kızılırmak Boyları
20.   Gedesli Yörükleri,……….Kayseri, Kızılırmak Boyları
21.   Hacı Beyli Yörükleri…….. Develi
22.   İçel Yörükleri ……………Develi
23.   İslamlı Yörükleri ………. Kayseri, İslamlı,  Talas, Tomarza
24.   İvaz Hacılı Yörükleri ……   Kayseri, İncesu, Develi
25.   Kara Çavdar Yörükleri …… Kayseri, Kızılırmak Boyları
26.   Karasu Yörükleri…….       Kayseri, Talas, Tomarza
27.   Karataş Yörükleri……. Kayseri, İncesu
28.   Kars-ı Maraş Yörükleri……… Pınarbaşı
29.   Kavurgalı Yörükleri ……. Kayseri
30.   Köstere Yörükleri ……. Kayseri, Tomarza, Pınarbaşı, İncesu, Talas, Kızılırmak Boyları
31.   Malya Yörükleri…………. Kayseri, İncesu
32.   Maraş Yörükleri……….   Pınarbaşı, Kızılırmak Boyları
33.   Salmanlı Yörükleri…….. Kayseri, Pınarbaşı
34.   Sarı İbrahim Yörükleri ….. Kayseri, İncesu
35.   Sendiremeke Yörükleri….   Develi, İncesu
36.   Süksün Yörükleri……. Kayseri, Kızılırmak Boyları
37.   Süleymanlı Yörükleri ….. Pınarbaşı
38.   Şam Yörükleri …… Pınarbaşı
39.   Şeyh Omuzu Güçlü Yörükleri……. Kayseri,İncesu
40.   Toylu Yörükleri………. Develi
41.   Turhanlı Yörükleri……. Kayseri, Tomarza
42.   Ulu Yörük Taifesi…… Kayseri genel
43.   Yahyalı Yörükleri……… Kayseri, Kızılırmak Boyları, Develi, İslamlı, İncesu, Yeşilhisar, Yahyalı, Sarıoğlan, Özvatan, Sahra
44.   Yıvalı Yörükleri…….   Kayseri merkez, Bozatlı, Erciyes dağı civarı, Kızılırmak boyları, Karakaya, Talas, Tomarza
45.   Yörükler……   Kayseri, İncesu, Bozatlı, Kızılırmak boyları
46.   Yüzdeciler Yörükleri………….Kayseri, Develi
47.   Yüzdepare Yörükleri……  Talas, Tomarza
48.   Zakirli Yörükleri…………. Kayseri, Bünyan
49.   Zamantı Yörükleri…… Bünyan, Pınarbaşı
50.   Zekeriyalı Taifesi….. Erciyes dağı yaylaları
Bu büyük Yörük / Türkmen obaları  997 oymağa ve 27.393 hane sayısına ulaşıyorlar ve nüfusları da 145 bin civarında… Tarihi unutmayın 1488-1650 yılları arasından bahsediliyor.
Kitabın sunuş yazısında Halaçoğlu, şunları ifade ediyor:
Elinizdeki kitap, Kayseri vilâyetimizin temel nüfus yapısı ile ilgili önemli bilgiler içermektedir. Özellikle Osmanlı Devleti tarafından halkın vergilendirilmesi amacıyla tutulan Tahrir Defterleri, yerleşik veya yerleşik olmayan bütün halkı kapsamıştır. Öyle ki, bu defterler vergi için hazırlandığından, gözleri görmeyenler, herhangi bir şekilde sakat durumda bulunanlar, dul hanımlardan, bekâr erkeklere ve çok yaşlı insanlara, velhasıl halkın tümünün baba adlarıyla yazıldığı, ayrıca bunların sahip oldukları her türlü mülklerinin, yani evinde beslediği tavuktan büyük baş veya küçük baş hayvanlara, hatta kaç kovan arıya sahip olduğuna, ne miktarda toprağı olduğuna ve ne ürettiğine ve elde ettiği ürünün miktarına kadar herşey yer almaktadır. Tabii buna bağlı olarak şehir ve köylerde kimlerin hangi mahallelerde oturduğu, göçer olanların hangi yaylak, kışlak ve mezraaya sahip bulunduğu da kaydedilmiştir. İşte bu kitapta genel olarak 16. yüzyılda Kayseri Sancağı’na bağlı göçer Türkmen aşiretlerinin kayıtlarına yer verilmiştir. Gerçekte dikkatlice incelendiğinde görülecektir ki, o tarihte aşiret halinde bulunan birçok ismin, günümüzde de lakap veya soyadı olarak devam ettiğini görmek mümkündür. Zira o tarihte ana boyundan veya aşiretinden ayrılmış daha küçük çaplı aileler (oba veya cemaat), başlarında bulunan aşiret beyinin ismiyle anılmakta ve bu isimler lakap olarak sonraki yıllarda da varlığını sürdürmektedir. Maamafih Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonra soyadı kanunuyla kişilere eski lakapları yerine farklı soyadları verilmişse de, çoğu lakaplar unutulmamış ve o aile o lakapla anılmaya devam etmiştir. Mesela Koyuncular, Köşkerler, Halaçlar buna bir örnektir. Ayrıca o tarihteki bir kısım Yörük veya Türkmen grupları olarak bilinen isimler, günümüzde kaza adı olarak da devam etmiştir. Develi Yörükleri ile Yahyalı Taifesi, bugün aynı adla anılan kazalara isimlerini vermiş aşiret gruplarıdır. Bu bakımdan kitapta, yukarıda söz konusu edilen Tahrir Defterleri’nde yer alan aşiretler liste halinde verilmiştir. Buradan birçok kişinin kendi mensup bulunduğu aşiretini bulması mümkündür. Bununla beraber şurası unutulmamalıdır ki, buradaki bilgiler tamamen göçer halkla ilgili olduğundan, daha önce yerleşmiş olanlarla, 16. yüzyıldan sonra bölgeye gelmiş yerleşik veya göçer halkın bu listede yer almadığını belirtmemiz gerekir. Zira gerek 18. yüzyılda, gerekse 19. yüzyılda bölgeye diğer yerlerden farklı aşiret grupları getirildiği gibi, Kafkasya’dan gelen muhacirler de yerleştirilmiştir. Dolayısıyla bugünkü Kayseri halkınının oluşması 19. yüzyıl sonudur. Ancak Birinci Dünya Savaşı ile Milli Mücadele sonrasında bölgeden de hrıstiyan nüfusun bir şekilde büyük çapta ayrıldığını belitmemiz gerekir. 
Kayseri, tarihin hemen her döneminde önemli bir ticaret merkezi olan bir şehrimizdir. İpek yolu üzerinde bulunan şehir, günümüzde de bu önemini muhafaza ediyor. Bunun yanı sıra sadece ticarette değil ilim sahasında da çok değerli insanların yetiştiğini de görüyoruz. Böylesine hareketli bir tarihi olan Kayseri’nin geçmişi ile ilgili bu mütevazi eserin daha kapsamlı yenilerine başlangıç olması dileğimle, eseri Kayseri halkına ithaf ediyorum.
Prof. Dr. Yusuf HALAÇOĞLU

Nasıl temin olunur bilmem ama Prof.Dr.Yusuf Halaçoğlu’nu bu kıymetli çalışmadan dolayı tebrik ederim. Türk Kültürü, Medeniyeti ve Kayseri adına büyük bir kazanç olmuştur. Emeğinize ve yüreğinize sağlık.


Yorumlar