Mancusun Muncusun, İnsanlar Cusun Cusun

S.Burhanettin AKBAŞ
Kayseri’de eski bir tabir var: Mancusun muncusun, insanlar cusun cusun, yani insanlar kısım kısım... Bugünkü adı Yeşilkent olan tarihi Mancusun köyünü anlatacağız sizlere.
Mancusun köyü yer itibariyle Kaykoop evlerinin yakınlarında Isbıdın köyüne sınır olan bir köy... 1500’e yaklaşan nüfusuyla büyük bir köy... Prof.Dr.Zeki Velidi Togan’a göre, Kayseri yöresinde sonu –sın/-sun ile biten köyler, Uygur Türklerinin kalıntısı. Hatta “Mancu” veya “muncu” kelimesi de Uygur Türkçesinin bir bakiyesi... Hocanın bu sözüne hak vermemizi sağlayacak bir isim de yörede  Mançur isimli derenin ve yine Mançur isimli bir tepenin bulunmasıdır. Sanırım bu Mancusun adı ile Mançur adının bir ilgisi var ve bu isim de Orta Asya yadigarı bir sözcük.

Mancusun köyü, tarihi evleri ve Gesi yöresinin tarihi dokusuna uygun güvercinlikleri ile önemli bir tarihi dokuya sahip... Bugüne kadar Mancusun evleri ile ilgili herhangi bir çalışma yapılmamış, bu evlerin iç planları çıkarılmamıştır.
Köyde bulunan tarihi yapılardan en önemlisi ise 1454 yılında Dulkadirlilerden Melik Arslan Bey adına yaptırılan camidir.

TARİHİ TÜRK EVLERİNİ İHRAÇ EDEMEZ MİYİZ?
Geniş saçakları, sofası, cumbası, cihannüması, ocağı benzersiz süslemeleri ile herkesin özlemidir Tarihi Türk evleri... Türk Evi çok uzun bir süredir unutulmuş, çoğu kişinin hayallerinde kalmış bir değer. Türk Evleri betonarme olmayıp nem barındırmadığından, demirin negatif elektronlarını toplayarak romatizmaya neden olmaları da sözkonusu değil.
            Yapısındaki her malzemenin doğal olması da Türk Evini çevreci kılıyor. Günümüz teknolojisiyle olası risklere karşı alınan önlemler de var. Bunlardan en önemlisi fırınlanmış birinci sınıf çam olan ahşap malzemenin, her türlü biyolojik etkiye karşı emprenye edilip yangına karşı özel solüsyonlarla güçlendirilmiş olması.
            Sofaya derinlik katan cumbasıyla, sıcacık sohbetlerin yapılacağı ocaklı sofasıyla, birden fazla bölümün kesişme noktasının aydınlığını sağlayan cihannümasıyla olağanüstü estetik görünümüyle kendi evimiz, evlerimiz...
 Amerika'dan Finlandiya'dan kütük evler, ahşap evler ülkemize geliyorsa bizim evlerimiz neden oralara gitmesin?
İSMAİL ADİL ŞAHİN BİZİ AĞIRLADI
Köyden yetişen değerli eğitimci ve şair İsmail Adil Şahin, bizi köyde ağırladı. Köyü tanımamızda bize rehberlik eden Şahin, Mancusun köyünü anlatan güzel bir de şiir yazmış. Bu şiiri de bizimle paylaştı:
Mancusun Yeşilyurt fark etmez adı
Her köşesi bana ana kucağı
Benim atalarım burda yaşadı
Bu toprakta dallarımın saçağı

Otlağında camızları yayılır
Sürüsünden meleşmeler duyulur
Burada yaşayanlar şanslı sayılır
Hasretine dayanamaz kaçağı

Puharelerinde duman tütüşür
Bağlarında bülbülleri ötüşür
Tarlasında buğday, zahra yetişir
Buğdayı, arpası, çavdar, burçağı

Elma, kayısı, erik hele cevizi
Meyvesi, gölgesi cezbeder bizi
Öder fazlasıyla verdiğimizi
Cennetten örnektir bahçesi bağı

Kıracında bile yetişir bostan
Bir ketesi var dillere destan
Ne hoştur su içmek kalaylı tastan
Lezzeti tarifsiz camız kaymağı

Engir gölü sunar kamışla berdi
Sülüğü yok eder yığınla derdi
Çıkar bu illerden insanın merdi
Yiğitliğine misal Esvasin Dağı

Balıklı’nın suyu çok derde şifa
Söğüt gölgesinde yaşanır safa
Yolunuz düşerse bizim tarafa
Gelin Balıklı’ya kurun otağı

Yapmayı hanımlar eliyle sıkar
Bu yüzden tezekler mis gibi kokar
Hele güzelleri yürekler yakar
Mancusun gülünün al al yanağı

Güvercinler yuvalanır diklere
Rastlanır ovada ibibiklere
Belasi diyorlar bir kuru dere
Afettir gelirse seli sağnağı

Adilim diyor ki böyle bu işler
Buralardan kimler gelmiş geçmişler
Ne zaman görürsem ufkum genişler
Çözülür gönlümün dilimin bağı
           
           













































Yorumlar