Topraktan var etti bizi yaradan
Geldik yeryüzüne oradaki sıradan...
Ne itişme vardı, ne kakışma....
Nasibimizi alıp göçeriz buradan...
Toprak bir sırlar hazinesidir.Yaratılma zincirinin ilk halkası....Tesbihin birinci tanesi...Yaratanın bu alemdeki çeşmesi...Askerlerden bir asker ...Emir kulu...TOPRAK...Gökyüzü kadar sessiz...Anne kadar şefkatli...Kafir – Mümin ayırmadan herkese kucak açan, her isteyene veren,en sert tohumları bile, aşkı ile çatlatıp, yeşerten...Toprak...Sahibinin emri ile zamanı geldiğinde , küheylan gibi şaha kalkan...veya, bir anda ağzını açıp her şeyi yutan...gene Toprak...Bütün rızıkların sofrası...Cümle mahlukatın yatağı...Müslümanın seccadesi...Toprak
Ey Hazine ..Ne mutlu sana...Secde edenleri alnından öpüyorsun günde 5 vakit...Ne kadar da aşağıdasın bizden...ama sen en yüksek makam sahibisin...Değil mi ki Resul’ü de doya doya öptün alnından...Kokladın onu secdede misler gibi ...Mübarek dudakları senin kulağına fısıldıyordu...Seni öpüyordu Rabbini Zikrederken...Hala senin bağrında değil mi ki zaten...Peygamberler Sultanı...En güzel insan...En güzel sevgili...
Ne Peygamberler gezdi üzerinde...Ne evliyalar dolaştı sırtında...Nice Sultanların gözyaşlarını içtin... yudum yudum Nice hıçkırıklar dinledin karanlık gecelerde....Nelere şahit oldun kimbilir nelere...Kapağı olmayan bir sır küpüsün sen...
Kıymetini bilemedik, çiğniyoruz seni... Elimde olsa basmazdım üzerine,bağrında kucaklarken Resulu...Nasıl çiğnerim seni papuçlarımla...Ey Resul özürümü kabul buyur, incitiyorsam seni...Nasıl basarım senin yattığın şu toprağa...Yakışır mı abdestsiz gezmek bu insanlara...
Ey Toprak...Senden daha aşağısını bulamadım ki içine gireyim...Kapmışsın o makamı bir kere, zemin olmuşsun bizlere...Sana kavuştuğumda bağrını öyle bir aç ki....Komşu olayım Resulullah’a...O’ndan aşağı yatır beni, rahatsız etmeyeyim ... Olsun varsın uzaktan seyrederim O’nu...O gün olsun bayram edeyim ne olur...
Nasibimizi alıp göçeriz buradan...
Toprak bir sırlar hazinesidir.Yaratılma zincirinin ilk halkası....Tesbihin birinci tanesi...Yaratanın bu alemdeki çeşmesi...Askerlerden bir asker ...Emir kulu...TOPRAK...Gökyüzü kadar sessiz...Anne kadar şefkatli...Kafir – Mümin ayırmadan herkese kucak açan, her isteyene veren,en sert tohumları bile, aşkı ile çatlatıp, yeşerten...Toprak...Sahibinin emri ile zamanı geldiğinde , küheylan gibi şaha kalkan...veya, bir anda ağzını açıp her şeyi yutan...gene Toprak...Bütün rızıkların sofrası...Cümle mahlukatın yatağı...Müslümanın seccadesi...Toprak
Ey Hazine ..Ne mutlu sana...Secde edenleri alnından öpüyorsun günde 5 vakit...Ne kadar da aşağıdasın bizden...ama sen en yüksek makam sahibisin...Değil mi ki Resul’ü de doya doya öptün alnından...Kokladın onu secdede misler gibi ...Mübarek dudakları senin kulağına fısıldıyordu...Seni öpüyordu Rabbini Zikrederken...Hala senin bağrında değil mi ki zaten...Peygamberler Sultanı...En güzel insan...En güzel sevgili...
Ne Peygamberler gezdi üzerinde...Ne evliyalar dolaştı sırtında...Nice Sultanların gözyaşlarını içtin... yudum yudum Nice hıçkırıklar dinledin karanlık gecelerde....Nelere şahit oldun kimbilir nelere...Kapağı olmayan bir sır küpüsün sen...
Kıymetini bilemedik, çiğniyoruz seni... Elimde olsa basmazdım üzerine,bağrında kucaklarken Resulu...Nasıl çiğnerim seni papuçlarımla...Ey Resul özürümü kabul buyur, incitiyorsam seni...Nasıl basarım senin yattığın şu toprağa...Yakışır mı abdestsiz gezmek bu insanlara...
Ey Toprak...Senden daha aşağısını bulamadım ki içine gireyim...Kapmışsın o makamı bir kere, zemin olmuşsun bizlere...Sana kavuştuğumda bağrını öyle bir aç ki....Komşu olayım Resulullah’a...O’ndan aşağı yatır beni, rahatsız etmeyeyim ... Olsun varsın uzaktan seyrederim O’nu...O gün olsun bayram edeyim ne olur...
Yorumlar