İkizler (Burçlara inanır mısınız?)

Müzeyyen Abla’nın gelin gittiği gün dünyaya geldiğimi öğrenip sonra da, nihayet diyelim, Müzeyyen Abla’dan gelin gittiği günü sordum. Birkaç sene oluyor, çok değil.
Bir İstanbul yolculuğunun dönüşünde Müzeyyen Abla bulmanın keyfini sürüyordum ve derdimi anlattığımda 14 Haziran demişti.
Baktılar ki ben İkizler burcundanım. Bu burç, beni izah etmeye yetti de arttı bile. Bütün özelliklerimin ikizler bursuna uygun olduğunu söyleyip durdular. Ben ise sadece bir burca indirgenmekten mutlu olmadım tabii ki.
Ben de fark ediyorum burcum ile benim aramda gerçekten bir ilgi var. Ancak yine de ben “benim” işte. Standart olarak raflara dizilen kömili, komili, komili yazan paketlerden biri değilim. Yetiştiğim ortam, aile çevrem, ilkelerim, değerlerim, hayata bakış açımla; bedensel özelliklerimle, ruhsal yapımla, okuduğum kitaplarla ortada bir “ben” var. Bilirsiniz ki, her “ben”in içinde bir daha “ben” var. Öyleyse, her ne kadar ikizler burcundan olsam dahi beni sadece bir burçla açıklamak doğru olmayacaktır. Hele hele bir ikizimin olabileceğini düşünmek bile istemem. Çift yaratılışlılık ise asla doğru değil. İkizlik yetmez bana. Ben kendimi o kadar çok hissediyorum ki her dem yeniden doğuyorum adeta.

Yorumlar