AYNI SUDA İKİ KERE YIKANILMAZ
Haydi, zamanı geriye döndür ve hayatını yeniden şekillendir. Bu mümkün mü? Zaman, su gibidir. Aynı suda iki kere yıkanılmaz ki…
İLAÇ ÇALMAK
Ölmek üzere olan birisi için ilaç çalar mısınız diye sordu öğrencilerimden biri. Ben de dedim ki, biz dostun ölüm döşeğine gelmesini beklemeyiz, dost yeter ki benden bir şey istesin. Dostumuzun yoluna yapamayacağımız şey yoktur.
KALKANIN YERİNE, ÖLMÜŞÜN ERİNE
Bugün bir arkadaşım bu sözü söyleyince bizi hem güldürdü, hem de düşündürdü. Hayatın bir gerçeği daha ataların sözüyle ve bütün çıplaklığı ile ortaya konmuş. Bazen gerçeklerle yüzleşmek insana ağır geliyor.
SEN KENDİNE NE SANIRSAN AYRUĞA DA ONU SAN
Kendine reva görmediğin şeyleri, başkaları (ayruk) için de düşünme. Senaryo kurmayı ve hayal gücünü kullanmayı zevkle yapıyorsun ama kurduğun her senaryonun başkalarını üzüp üzmediğini hiç dikkate almıyorsun.
CİDDİYET
Dünyanın en ciddi işlerinin ne kadar komik olduğunu görmek şaşırtıcı olmalı. Komedi, aslında ciddiyetle hayat buluyor. Yoksa bu kadar ciddi adam, bu güzel komediyi nasıl böyle harika oynayabilirler?
BÜYÜTTÜM BESLEDİM
Anne babalığı sadece çocuğu büyütmek, büyümesi için beslemek olarak algılamak ne garip.
-Yemedim, yedirdim; içmedim, içirdim; giymedim, giydirdim
Diyen ses, anne ve babalığı neden böyle anlamıştır?
Çocuklar bir şekilde büyüyorlar, iyi beslenseler de beslenmeseler de yine de büyüyorlar. Üstleri açık kalsa da kalmasa da uyuyorlar.
Annelik ve babalık bu mudur sadece? Çocuklardan beklenti içerisine girerek onu bir yatırım aracı olarak görmek midir?
Benim dikkate aldığım şey şudur:
Çocuklarımızı olduğu gibi kabul etmek ve onları yetiştirirken kendi hayatlarını şekillendirmek hususunda kendilerine inisiyatif bırakmaktır. Suyun hangi mecraya akacağını bırakalım su belirlesin. Eminim ki, kendisi için en ideal yolu bizden çok daha kolay bulacaktır.
Haydi, zamanı geriye döndür ve hayatını yeniden şekillendir. Bu mümkün mü? Zaman, su gibidir. Aynı suda iki kere yıkanılmaz ki…
İLAÇ ÇALMAK
Ölmek üzere olan birisi için ilaç çalar mısınız diye sordu öğrencilerimden biri. Ben de dedim ki, biz dostun ölüm döşeğine gelmesini beklemeyiz, dost yeter ki benden bir şey istesin. Dostumuzun yoluna yapamayacağımız şey yoktur.
KALKANIN YERİNE, ÖLMÜŞÜN ERİNE
Bugün bir arkadaşım bu sözü söyleyince bizi hem güldürdü, hem de düşündürdü. Hayatın bir gerçeği daha ataların sözüyle ve bütün çıplaklığı ile ortaya konmuş. Bazen gerçeklerle yüzleşmek insana ağır geliyor.
SEN KENDİNE NE SANIRSAN AYRUĞA DA ONU SAN
Kendine reva görmediğin şeyleri, başkaları (ayruk) için de düşünme. Senaryo kurmayı ve hayal gücünü kullanmayı zevkle yapıyorsun ama kurduğun her senaryonun başkalarını üzüp üzmediğini hiç dikkate almıyorsun.
CİDDİYET
Dünyanın en ciddi işlerinin ne kadar komik olduğunu görmek şaşırtıcı olmalı. Komedi, aslında ciddiyetle hayat buluyor. Yoksa bu kadar ciddi adam, bu güzel komediyi nasıl böyle harika oynayabilirler?
BÜYÜTTÜM BESLEDİM
Anne babalığı sadece çocuğu büyütmek, büyümesi için beslemek olarak algılamak ne garip.
-Yemedim, yedirdim; içmedim, içirdim; giymedim, giydirdim
Diyen ses, anne ve babalığı neden böyle anlamıştır?
Çocuklar bir şekilde büyüyorlar, iyi beslenseler de beslenmeseler de yine de büyüyorlar. Üstleri açık kalsa da kalmasa da uyuyorlar.
Annelik ve babalık bu mudur sadece? Çocuklardan beklenti içerisine girerek onu bir yatırım aracı olarak görmek midir?
Benim dikkate aldığım şey şudur:
Çocuklarımızı olduğu gibi kabul etmek ve onları yetiştirirken kendi hayatlarını şekillendirmek hususunda kendilerine inisiyatif bırakmaktır. Suyun hangi mecraya akacağını bırakalım su belirlesin. Eminim ki, kendisi için en ideal yolu bizden çok daha kolay bulacaktır.
Yorumlar